Dert dostumdur, çile arkadaşım.
Derman Allah’tan, hüzün tek yoldaşım.
Derdimle ikiz doğmuşum, doğunca başlamış çilem.
Cemre yerine hüzün düşmüş, bir kor gibi içime.
Miras olarak dert bırakmış, adımı Yusuf koymuş dedem.
Yıldızlar bana parlamış, güneş bana gülmüş, selama durmuş ay dedem.
Kardeş bildiklerim düşman olmuş,
kurtlar olmuş dostum,
Kime kalmış söyleyin hele; ceketim, gömleğim, postum?
Ne edeyim ben, bu dertle ben nere gidem?
Ben miyim suçlu, yoksa sen misin dedem?
Dünyam kuyu olmuş, duygularım zindan.
İşim Allah’a kalmış, dualarım O’na ayan,
Pişman mısınız şimdi, söyleyin hele;
Kurt mu yedi siz mi dişlediniz Yusuf’u?
Kuyuda kendinizi mi kaybettiniz, yoksa Yusuf’u mu?
Kendinizi mi arıyorsunuz, yoksa aradığınız Yusuf mu?
Attığınız kuyuda bulamadığınız Yusuf’u sattığınız pazarda bulamazsınız.
Koyduğunuz zindanlarda bulamadığınız Yusuf’u, saraylarda hiç bulamazsınız.
Bulmak isterseniz Yusuf’u, gönüllerde arayın gönüllerde!
Kim bilir, cemre olup hangi gönüle düştü!
Kim bilir, kime hayal, kime düş oldu!
Hangi hayalin peşine düştü.
Bulmak isterseniz Yusuf’u, rüyalarda arayın!
Ne su temizler ne de sabun, attığınız iftirayı; göz yaşınızla yıkayın!
Kuyudan size ne, size ne zindanın duvarlarından!
Siz kendinize ağlayın!
Ağlayın, çünkü sizin gönlünüzden o düşmedi, onu siz ittiniz.
Kuyu da bile vefasızlık etmedi, siz gittiniz.
Ceket şöyle dursun, gömleğinden ettiniz.
Attığınız kuyuya Yusuf mu düştü, yoksa dünya mı?
Koyduğunuz zindan dört duvar mı oldu, yoksa dört kapılı kırk makam mı?
Artık bulmak mümkün mü Yusuf’u!
Yusuf’u bulmak için Yusuf olmak gerek!
Yusuf inilti demek, Yusuf hüzün demek.
Yusuf ıstırap, Yusuf kalp acısı, Yusuf gözyaşı demek.
Yusuf rüyaların bekleyen kahramanı,
Yusuf çaresizlere taptaze bir umut,
Yusuf bir merhem yaralara.
Yusuf ıssız çöllerde bir damla su,
Yusuf tatlı bir gıda açlara.
Yusuf kokusu rüzgarla gelen misk,
Yusuf muştusu kuşlarla gelen bir haber,
Yusuf bir masum kuyulara itilen,
Yusuf bir köle pazarlarda satılan,
Yusuf bir mahkum zindanlara atılan,
Yusuf doymuşluğa ermiş bir ruhtur.
Derdin içine gizlenmiş derman,
Kuyu zindan, zindan mektep olmuş.
Kuyuda su ararken, Yusuf’u bulmuş susuzlar.
Suda aşk ararken, aşka doymuş su perileri.
Yusuf sultan olmuş saraya.
Yusuf diye yazılmış ferman.
Taht dediğin nedir ki, ahiretlik mi ki saray!
Seyran eylemiş gönül saraylarına…
Derdi olmuş derdine derman!
Yusuf Avcu
Dertlere Derman
Yorumlar
Yorum Gönder